Ağaç işleme makine sektörünün en köklü markalarından biri olan Törk Makine Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Şekerci ve şirket yönetimini birlikte yürüttüğü oğulları Makine Mühendisi Serhat Şekerci ve Endüstri Mühendisi Serkut Şekerci ile değişen ekonomik şartlara rağmen sürdürülebilir bir sistemin nasıl kurgulanacağını, aile şirketi yapılanmalarını, kurumsallaşmanın firmalara sağladığı artıları, eski ve yeni kuşağın birlikte şirket yönetimini paylaşmasının avantajlarını konuştuk. Güçlü bir aidiyet ve bağlılık hissiyle çalıştıkları firmalarında sürekli olarak değişen iş dünyasına ayak uydurmak ve müşteri taleplerini karşılamak için yeniliklere açık bir yaklaşım benimsemeye çalıştıklarını ifade eden firma yöneticileri; “Büyümeyi ve sürdürülebilirliği hedefleyen, rekabetçi bir pazarda faaliyet gösteren aile şirketleri için kurumsallaşma önemli bir adımdır.”
Törk Makine Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Şekerci ve oğulları Serhat Şekerci ve Serkut Şekerci ile Babalar ve Çocukları Röportajı için bir araya geldik. Köklü bir geçmişe sahip olan markalarının geçirdiği süreçleri bizimle paylaşan firma yöneticileri, kuşak çatışmaları ile ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Kuşak çatışmalarının başarılı bir şekilde yönetilmesinin mümkün olduğunu belirten Mustafa Şekerci; “Aile şirketlerinde kuşak çatışmalarını aşmak için aile değerlerinin korunması, açık iletişim kanallarının kurulması ve her bir kuşağın güçlü yönlerinden yararlanılması önemlidir” dedi.
Türk reel sektörünün gerçeği KOBİ’ler onun da özelliği aile şirketleri… Peki aile şirketi olmayı siz nasıl tarif ediyorsunuz?
Mustafa Şekerci: Aile şirketi olmak, öncelikle bir uyum ve dayanışma kültürü demektir. Törk Makine olarak bizim için aile şirketi olmak, kurucularımızdan (Abdurrahman Şekerci ve Celalettin Erol) başlayarak aile bireylerinin şirketin yönetiminde yer alması ve ortak bir hedef etrafında birleşmeleri anlamına gelir. Aile şirketleri genellikle uzun vadeli hedefler doğrultusunda çalışır ve aile değerlerini şirketin vizyonuyla birleştirir. Bu da daha sürdürülebilir ve istikrarlı bir işletme yapısını beraberinde getirir. Ayrıca, aile şirketi olmanın bir diğer önemli yanı, bir nesilden diğerine geçen tecrübe, bilgi ve birikimdir. Bu süreklilik, şirketin gelecekteki başarı şansını artırır. Aile şirketi olmanın getirdiği sorumlulukları ve fırsatları doğru bir şekilde yönetmek, şirketin sağlam temeller üzerinde ilerlemesini sağlar.
Serhat Şekerci: Aile şirketi olmak, benim için güçlü bir aidiyet ve bağlılık hissiyle çalıştığımız bir iş modelini ifade ediyor. Aile değerleri ve mirası, işin yönetimi ve karar süreçlerinde önemli bir rol oynuyor. Aile şirketlerinde karar alma süreçleri daha hızlı ve esnek olabilir çünkü aile üyeleri arasında doğal bir güven ve iletişim ağı bulunur. Aile şirketlerinin en önemli özelliklerinden biri uzun vadeli düşünme ve sürdürülebilirlik anlayışıdır. Bir aile şirketinin nesiller boyu varlığını sürdürebilmesi için gelecek kuşaklara yönlendirme, eğitim ve mentorluk gibi unsurlar büyük önem taşır. Ayrıca, aile değerlerine bağlılık, çalışanların motivasyonunu artırır ve şirketin kültürünü şekillendirir. Aile şirketleri aynı zamanda esneklik, hızlı karar alma ve müşteri odaklılık gibi avantajlara sahiptir. Aile üyeleri genellikle şirkete büyük bir tutkuyla bağlıdır ve bu tutku, müşterilere kaliteli ürünler ve hizmetler sunma konusunda motivasyon sağlar. Ancak aile şirketlerinin başarıya ulaşabilmesi için bazı zorluklarla da karşılaşabilir. Örneğin, aile içi ilişkilerin işle karışması veya karar alma süreçlerindeki duygusal faktörler gibi durumlar bazen zorluklar yaratabilir. Bu nedenle, aile şirketlerinde profesyonel yönetim ve iyi bir kurumsallaşma önemlidir. Ben, aile şirketimizde çalışmaktan ve aile değerlerine dayalı bir iş modelinde yer almaktan gurur duyuyorum. Gelecek nesillere taşıdığımız mirasın değerini korumak ve işimizi sürdürülebilir bir şekilde büyütmek için azimle çalışıyoruz.
“KURUMSALLAŞMANIN TEMEL UNSURLARI ŞEFFAFLIK VE HESAP VEREBİLİRLİK İLKESİDİR”
Kurumsallaşmanın bu kadar konuşulduğu bir yerde aile şirketi olmak, buna hep tezat gibi anlatıldı. Oysa Avrupa’da kurumsallaşmış aile şirketleri var. Sizce bu denge nerede yakalanabilir?
Mustafa Şekerci: Gerçekten de kurumsallaşma ve aile şirketi kavramları genellikle birbirine zıt gibi anlatılır. Ancak, Avrupa’da birçok başarılı kurumsallaşmış aile şirketi örnekleri mevcuttur. Bu dengeyi yakalamak için önemli olan, aile şirketlerinin profesyonel yönetim ve kurumsal yapılanma ilkelerini benimsemeleri ve uygulamalarıdır. Kurumsallaşmanın temel unsurlarından biri şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesidir. Aile üyeleri ve çalışanları arasında net bir iletişim ve rol dağılımı sağlayarak şirketin yönetim süreçlerini şeffaf hale getirmelidirler. Bunun yanı sıra, yetenekli ve deneyimli profesyonellerin şirket yönetimine katılımı da kurumsallaşmayı destekleyen bir faktördür. Ayrıca, aile şirketlerinin uzun vadeli stratejik planlamaya odaklanması ve sürdürülebilir büyümeyi hedeflemesi önemlidir. Bu süreçte, kurumsal yönetim prensiplerinin benimsenmesi, şirketin etik değerler ve iş yapma standartları konusunda net politikalar oluşturması ve uygulaması gerekmektedir. Bununla birlikte, aile şirketlerinin kurumsallaşma sürecinde, aile değerlerini koruma ve devam ettirme çabası da önemlidir. Aile şirketlerinin kültürel miraslarını ve aidiyet duygularını koruyarak, bunları kurumsal kimlikleriyle birleştirmeleri dengeyi sağlamada yardımcı olabilir. Sonuç olarak, kurumsallaşma ve aile şirketi olmak arasında bir denge bulunabilir. Bu dengeyi yakalamak, profesyonel yönetim uygulamalarını benimsemek, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkesine odaklanmak, uzun vadeli stratejik planlama yapmak ve aile değerlerini koruma bilinciyle hareket etmekle mümkün olabilir.
Serkut Şekerci: Dengeyi sağlamak için bazı adımların atılması gerektiğini düşünüyorum. Profesyonel yönetim, kurumsal yapı ve süreçlerin oluşturulması, aile anayasası, eğitim ve gelişim imkanları, iletişim ve şeffaflık gibi faktörler, aile şirketlerinin kurumsallaşma ve aile değerlerini dengeli bir şekilde birleştirebilmelerine yardımcı olabilir. Bu sayede, aile şirketleri uzun vadeli başarılarını sürdürebilir ve gelecek nesillere aktarabilir. Ancak, her aile şirketi için bu denge noktası farklılık gösterecektir ve şirketin ihtiyaçlarına uygun adımların atılması önemlidir.
“KURUMSALLAŞMA İŞLETME SAHİPLİĞİ VE YÖNETİMİ ARASINDAKİ AYRIMI SAĞLAR”
Her aile şirketi kurumsallaşmalı mıdır?
Mustafa Şekerci: Her aile şirketi için kurumsallaşma bir zorunluluk olmayabilir. Kurumsallaşma, şirketin büyüklüğü, hedefleri, sektörü ve sahip olduğu kaynaklar gibi birçok faktöre bağlıdır. Bazı küçük aile şirketleri, aile değerlerine dayalı olarak faaliyet göstermeyi tercih edebilir ve daha az kurumsallaşmış bir yapıyla yönetilebilir. Bu durumda, şirketin işleyişi ve karar alma süreçleri daha esnek olabilir. Ancak, büyümeyi ve sürdürülebilirliği hedefleyen, rekabetçi bir pazarda faaliyet gösteren aile şirketleri için kurumsallaşma önemli bir adımdır. Her durumda, şirketin ihtiyaçları ve hedefleri doğrultusunda kurumsallaşma süreci şekillendirilmelidir. Kurumsallaşma aynı zamanda aile şirketlerinde işletme sahipliği ve yönetimi arasındaki ayrımı da sağlar. Profesyonel yöneticilerin şirketin günlük operasyonlarını yönetmesi, aile üyelerinin daha stratejik ve denetleyici bir rol üstlenmesini sağlar. Bu şekilde, şirketin daha etkin ve verimli bir şekilde yönetilebilmesi ve uzun vadeli hedeflerine odaklanabilmesi mümkün olur.
Serkut Şekerci: Her aile şirketi kendi önceliklerini, büyüme stratejilerini ve değerlerini dikkate alarak kurumsallaşma sürecine karar vermelidir. Bu süreç, şirketin rekabet gücünü artırırken aile değerlerini ve kurumsal kültürü korumayı hedeflemelidir. Kurumsallaşmanın, şirketin geleceğini sağlamlaştırmak ve uzun vadeli başarıyı sürdürmek için önemli bir araç olduğunu söyleyebiliriz. Ancak her aile şirketi için bu sürecin ne şekilde uygulanacağı, şirketin özelliklerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
“KUŞAK DEĞİŞİMİ YAŞARKEN, GEÇMİŞ DEĞERLERİ KORUMAK, İNOVASYONLARA AÇIK OLMAK ÖNEMLİ”
Şu an Türk işletmelerine baktığımızda büyük ölçüde kuşak değişimi yaşandığını görüyoruz. Siz kuşak çatışması yaşadınız mı?
Mustafa Şekerci: Evet, kuşak değişimi süreçleri genellikle işletmelerde çeşitli zorluklar ve farklılıklarla birlikte gelir. Ben de Törk Makine’de ikinci kuşak yönetim kademesinden biri olarak kuşak çatışması deneyimi yaşadım. Kuşak değişimi, farklı dönemlerde büyümüş ve farklı perspektiflere sahip olan kuşaklar arasında anlayış ve uyum sağlama sürecini gerektirir. Kuşak çatışmaları genellikle farklı düşünce ve çalışma tarzlarından kaynaklanır. Yeni kuşak, genellikle teknolojiye daha hakim ve inovasyona daha açık olabilirken, eski kuşak tecrübe ve geçmiş deneyimlere dayanan bir yaklaşım sergileyebilir. Bu farklılıklar, iletişim zorluklarına, farklı beklentilere ve anlaşmazlıklara yol açabilir. Ancak, kuşak çatışmalarının başarılı bir şekilde yönetilmesi mümkündür. Önemli olan, farklı kuşaklar arasında birlikte çalışma ve anlayışa dayalı bir ortam yaratmaktır. Aile şirketlerinde kuşak çatışmalarını aşmak için aile değerlerinin korunması, açık iletişim kanallarının kurulması ve her bir kuşağın güçlü yönlerinden yararlanılması önemlidir. Benim kişisel deneyimimde, kuşak çatışmalarını aşmak için karşılıklı anlayış ve uzlaşma önemli bir rol oynadı. Tecrübeli bir yönetim kadrosu ve aile üyeleri arasında sağlam bir iletişim kurarak farklı kuşakların bakış açılarını birleştirdik. Yeni fikirlerin ve inovasyonun yanı sıra geçmiş deneyimlerin de değerli olduğunu anladık ve her iki kuşağın güçlü yönlerinden yararlanarak şirketimizi ileriye taşıdık. Kuşak değişimi sürecinde çatışmaların olması normaldir ancak bu çatışmaları fırsata dönüştürmek ve farklılıkları birleştirmek şirketin başarısı için önemlidir. Kuşak çatışmalarını yönetmek, aile şirketinin sürdürülebilirliği ve büyümesi için kritik bir adımdır.
Serhat Şekerci: Evet ama bu oldukça doğal bir süreç. Kuşaklar arasında farklı deneyimler, değerler, çalışma tarzları ve iş yaklaşımları bulunabilir. Bu farklılıklar zaman zaman anlaşmazlıklara ve çatışmalara yol açabilir. Ancak önemli olan bu farklılıkları olumlu bir şekilde yönetmek ve şirketin geleceği için uyumlu bir iş birliği sağlamaktır. Bizim kuşağımız daha teknoloji odaklı ve dijital dünyayı daha fazla benimserken, önceki kuşaklar daha geleneksel yöntemlere aşinalar. Ancak bu farklılıkları açık bir şekilde konuşarak, birbirimizin güçlü yönlerini anlayarak ve saygı göstererek çözebildik. Kuşak çatışmalarını aşmak için iletişim ve anlayış önemlidir. Kuşak değişimi yaşarken, geçmişten gelen değerleri korumak ve geleceğe yönelik inovasyonlara açık olmak önemlidir. Babamın deneyimlerinden ve bilgilerinden faydalanırken, yeni neslin getirdiği fikirleri ve perspektifleri de dikkate alarak şirketi daha ileriye taşıyabildik. Sonuç olarak, kuşak çatışmaları kaçınılmaz olabilir, ancak bu farklılıkları yönetebilmek ve birlikte çalışabilmek şirketin başarısı için önemlidir. Açık iletişim, anlayış ve iş birliği sayesinde kuşaklar arasındaki uyumu sağlamak mümkün.
“TÜM ZORLUKLARA KARŞI DAYANIKLILIK VE ESNEKLİK GÖSTEREREK DEĞİŞEN EKONOMİK KOŞULLARA UYUM SAĞLADIK”
Değişen bir ekonomiden ve onun yarattığı krizden söz ediliyor? Yıllarca krizlerle boğuşmuş bir firma olarak geminizi bu zamana nasıl getirdiniz?
Mustafa Şekerci: Her işletme gibi, Törk Makine’de 1954’ten günümüze sayısız ekonomik dalgalanmalar ve krizlerle karşılaşmıştır. Bu zorlu dönemlerde gemimizi bu zamana getirmek için birkaç önemli faktör etkili olmuştur. Birincisi, esneklik ve adaptasyon yeteneğimizdir. Krizlerle karşılaştığımızda, hızlı bir şekilde piyasa koşullarına uyum sağlayabilmek ve iş modelimizi revize etmek önemli olmuştur. Yeni trendleri ve müşteri taleplerini takip ederek ürün portföyümüzü ve iş stratejimizi değiştirebildik. Esnek olmak, yeni fırsatları değerlendirmek ve mevcut zorluklara uyum sağlamak için kritik bir öneme sahiptir. İkincisi, sürekli gelişim ve yenilikçilik anlayışımızdır. Törk Makine olarak, AR-GE çalışmalarına önem vererek sürekli olarak teknolojiye ayak uydurmayı hedefledik. Üretim süreçlerimizi iyileştirdik, yeni ürünler ve çözümler geliştirdik ve müşteri ihtiyaçlarına yönelik yenilikçi projeler ürettik. Bu sayede, rekabetçi bir avantaj elde ettik ve piyasa taleplerini karşılamaya devam ettik. Üçüncü olarak, müşteri odaklılık ve kalite anlayışımızın başarımızdaki rolü büyüktür. Müşterilerimizin ihtiyaçlarını anlamak ve onlara en iyi hizmeti sunmak için çaba sarf ettik. Müşteri memnuniyetine odaklanarak uzun vadeli iş ilişkileri kurduk ve güvenilir bir marka imajı oluşturduk. Kalitemizden ödün vermedik ve müşterilerimizin beklentilerini karşılamak için sürekli olarak iş süreçlerimizi iyileştirdik. Son olarak, ekip çalışması ve aile değerlerimizdir. Törk Makine olarak, aile şirketi köklerimizi ve dayanışma kültürümüzü koruduk. Ekip üyelerimiz arasında güçlü bir iletişim ve iş birliği sağladık. Kriz dönemlerinde birlikte hareket ederek, zorlukları aşmak ve ortak hedeflere odaklanmak adına bir araya geldik. Tüm bu faktörlerin bir araya gelmesiyle, Törk Makine olarak krizlerle boğuşarak gemimizi bu zamana getirdik. Esneklik, inovasyon, müşteri odaklılık, kalite ve ekip çalışması gibi değerlerimize bağlı kalarak, sürekli olarak değişen piyasa koşullarına uyum sağladık ve başarılı bir şekilde ayakta kalmayı başardık.”
Serkut Şekerci: Törk Makine ailesi olarak başarımızı sağlamlaştırmak için geçmişten günümüze bir dizi strateji benimsedik. Tüm zorluklara, engellere karşı dayanıklılık ve esneklik göstererek değişen ekonomik koşullara uyum sağladık. İnovasyon ve sürekli iyileştirme ile müşteri ihtiyaçlarını karşılayan yenilikçi çözümler sunarak pazarda rekabetçi kaldık. Müşteri odaklılık ve sadakat, çeşitlendirme ve pazar arayışı, finansal yönetim ve verimlilik gibi unsurlar da başarıya ulaşmamızı sağlayan önemli faktörler arasında yer aldı. Bu stratejilerin birleşimi sayesinde, Törk Makine olarak zorlu kriz dönemlerini aşarak bugünlere ulaştık ve gelecekte de büyümeye devam edeceğimize inanıyoruz.
“YENİ KUŞAĞIN ŞİRKET İÇİNDE UYUM SAĞLAMASI İÇİN MENTÖRLÜK PROGRAMLARINA ÖNEM VERİYORUZ”
Yeni kuşağı şirket içinde görevlendirirken nelere dikkat ettiniz?
Mustafa Şekerci: Onların yeteneklerini ve potansiyellerini objektif bir şekilde değerlendiriyoruz. Bu, onların güçlü yönlerini belirlemek ve onları en uygun görevlere yerleştirmek için önemli. Yeteneklerine uygun bir pozisyonda çalışmalarını sağlayarak, işletmenin ve kendilerinin başarılı olmalarını hedefliyoruz. Yeni kuşağın şirket içindeki başarısı için eğitim ve gelişim imkanları sağlamak çok önemli. Bu şekilde, yeni kuşağın yeteneklerini geliştirmelerine ve potansiyellerini maksimize etmelerine yardımcı oluyoruz. Yeni kuşağın şirket içinde uyum sağlaması ve tecrübelerin paylaşılması için geçiş süreci ve mentörlük programlarına önem veriyoruz. Deneyimli yöneticilerimiz ve aile büyüklerimiz, yeni kuşağa rehberlik ederek deneyimlerini aktarıyor ve onların şirket kültürüne ve işleyişine adapte olmalarını destekliyor. Onları şirketin hedeflerine ve stratejilerine dahil etmek, fikir ve görüşlerini dinlemek ve katılımlarını teşvik etmek önemli bir unsurdur. Bu şekilde, yeni kuşakla birlikte daha iyi bir sinerji ve iş birliği sağlayarak şirketin başarısını artırabiliriz. Yeni kuşağa liderlik ve sorumluluk fırsatları sunarak kendi kararlarını almalarına ve inisiyatif kullanmalarına imkan tanıyoruz. Onlara kendi projelerini yönetme ve sorumluluk alabilme şansı vererek liderlik becerilerini geliştirmelerine yardımcı oluyoruz. Bu şekilde, yeni kuşağın şirketimizin sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunmalarını sağlıyoruz.
“İNOVASYONA VE AR-GE ÇALIŞMALARINA BÜYÜK ÖNEM VERİYORUZ”
Eski kuşaktan farklı olarak hayata geçirdiğiniz ya da geçirmeyi planladığınız yenilikler var mı?
Serhat Şekerci: Önceki kuşaklardan farklı olarak hayata geçirdiğimiz ve geçirmeyi planladığımız birçok yenilik bulunmakta. Gelişen teknolojileri takip ederek, üretim süreçlerimizde ve ürünlerimizde teknolojik yeniliklere yer veriyoruz. Makine ve ekipmanlarımızı güncelliyor ve iyileştiriyoruz. Otomasyon ve dijitalleşme alanlarında da yatırımlar yapıyoruz. İnovasyona ve Ar-Ge çalışmalarına büyük önem veriyoruz. Ürünlerimizi ve süreçlerimizi sürekli olarak geliştiriyoruz. Müşterilerimizin taleplerini karşılayacak yenilikçi çözümler sunmak için Ar-Ge faaliyetlerimizi artırıyoruz. İş süreçlerimizi dijitalleştirerek verimliliği artırmayı ve operasyonel süreçleri daha etkin bir şekilde yönetmeyi planlıyoruz. Buna ek olarak, müşteri ilişkileri yönetimi ve pazarlama faaliyetlerinde dijital kanalları daha etkin bir şekilde kullanmaya odaklanıyoruz. Bu yenilikler, Törk Makine’nin gelecekte de rekabetçi bir konumda olmasını ve müşterilerimize daha iyi hizmet verebilmesini sağlamayı hedeflemektedir. Sürekli olarak değişen iş dünyasına ayak uydurmak ve müşteri taleplerini karşılamak için yeniliklere açık bir yaklaşım benimsemeye devam edeceğiz.
Sözün senet olduğu yıllardan, çekin ödenmediği yıllara geldik. Dünden bugüne bu bozulmayı okurken yeni kuşaklara tavsiyeleriniz neler?
Mustafa Şekerci: Dünden bugüne yaşanan değişimleri gözlemlediğimizde, sözün senet olduğu zamanlardan günümüze gelindiğinde ne yazık ki bazı değerlerde bir bozulma olduğunu görüyoruz. Yeni kuşaklara tavsiyelerim ise şunlardır: iş dünyasında başarı elde etmek önemlidir ancak bu başarıyı etik değerlerden ödün vermeden sağlamak gerekmektedir. Yeni kuşaklara, dürüstlük, güvenilirlik ve ahlaki değerlere bağlı kalmalarını tavsiye ederim. Söz verileni tutmak, sözün senet olduğu değerlere sahip çıkmak ve iş ilişkilerinde etik standartlara uygun davranmak büyük önem taşır. Kısa vadeli kazanç hedeflerinin ötesine geçip uzun vadeli düşünmeye önem verin. Sürdürülebilir bir işletme inşa etmek için geleceği planlayın ve stratejik kararlarınızı bu doğrultuda alın. Yatırımlarınızı, çalışanlarınızı ve müşterilerinizi uzun vadeli başarıya odaklayın. İş dünyası hızla değişmekte ve gelişmektedir. Yeni kuşakların inovasyona ve değişime açık olması önemlidir. Teknolojik gelişmeleri takip edin, yenilikçi projelere odaklanın ve iş süreçlerinizi sürekli olarak geliştirmek için çaba sarf edin. Adaptasyon yeteneği, rekabet gücünüzü artıracaktır. İş dünyasında başarılı olmanın önemli bir parçası iş birliği ve networking’tir. Yeni kuşaklara, sektördeki diğer profesyonellerle iş birliği yapmalarını, ilişkiler kurmalarını ve bilgi paylaşımına önem vermelerini tavsiye ederim. Ağınızı genişletmek, farklı bakış açıları kazanmanıza ve yeni fırsatlar yaratmanıza yardımcı olacaktır. Geleneksel işçilik değerini ve emeği önemseyin. Başarıyı hızlı ve kolay yollarla elde etme arzusuyla, emeğin değerini unutmamak gerekir. İşinizi sevgiyle yapın, çalışanlarınızı takdir edin ve verimliliklerini artırmaları için teşvik edin.
“AİMSAD’IN ÇALIŞMALARI, SEKTÖRDEKİ FİRMALARIN REKABET GÜCÜNÜ ARTIRIYOR”
AİMSAD’ın çalışmaları hakkında neler söylemek istersiniz?
Mustafa Şekerci: AİMSAD ağaç işleme makineleri sektörünün gelişimine ve sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunmak amacıyla önemli bir rol üstlenmektedir. Türkiye’deki ağaç işleme makineleri üreticilerini ve satıcılarını bir araya getirerek sektörün güçlenmesini sağlamaktadır. AİMSAD aynı zamanda sektörün ulusal ve uluslararası pazarda daha fazla tanınmasını ve üyelerinin rekabetçiliğini artırmayı hedefliyor. Sektörel standartların yükseltilmesi, bilgi paylaşımı, tanıtım faaliyetleri ve sektörün çıkarlarının korunması gibi konularda faaliyetler yürüterek sektöre değer katmaktadır.
Serkut Şekerci: AİMSAD, sektörün sesini duyurabilmek ve çıkarlarını koruyabilmek için ulusal ve uluslararası platformlarda aktif bir şekilde yer almaktadır. İlgili kamu kurumları ve sivil toplum örgütleriyle iş birliği yaparak, sektörün gelişimini destekleyen politikaların oluşturulmasında rol oynamaktadır. AİMSAD’ın çalışmaları, sektördeki firmaların rekabet gücünü artırarak, Türk ağaç işleme makine sanayisinin ulusal ve uluslararası arenada daha güçlü bir konuma gelmesine katkı sağlamaktadır. Derneğin sektörün büyümesi ve sürdürülebilirliği için yaptığı çalışmalar, sektörün tüm paydaşları tarafından takdir edilmektedir. Törk Makine olarak, AİMSAD’ın faaliyetlerini yakından takip etmekte ve derneğin çalışmalarına aktif olarak katılmaktayız. Bu sayede sektördeki gelişmeleri takip etmek, iş birliği yapmak ve sektörün geleceği için ortak çözümler üretmek konusunda AİMSAD ile yakın ilişkiler kurmaktayız.
“SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE ÇEVRE DOSTU UYGULAMALARI İŞ SÜREÇLERİNE ENTEGRE EDİN”
Son olarak, birbirinizin rollerini değiştirseniz, diğer kuşağa tavsiyeniz ne olur?
Mustafa Şekerci: Eğer rollerimizi değiştirmemiz gerekecek olsaydı ve diğer kuşağa tavsiyede bulunacak olsaydım, şu noktaları vurgulardım; firmamızın köklü bir geçmişi ve aile değerleri bulunmaktadır. Bu değerleri korumak ve işletmemizin kültürünü sürdürmek büyük önem taşır. Geçmişteki başarılarımızı ve kurumsal kimliğimizi göz önünde bulundurarak, aile değerlerimize bağlı kalmalarını ve bunları gelecek kuşaklara aktarmalarını tavsiye ederim. İş dünyası hızla değişmekte ve gelişmektedir. İnovasyon ve değişime ayak uydurmak, rekabet gücünüzü artıracaktır. Yeni teknolojilere ve trendlere açık olun, sürekli olarak iş süreçlerini ve ürünleri iyileştirme çabası içinde olun. Yenilikçi projelere odaklanarak müşteri ihtiyaçlarını karşılamaya ve sektörde lider olmaya çalışın. Başarılı bir işletme için ekip çalışması büyük önem taşır. Ekip ruhunu geliştirmek ve çalışanların birbirleriyle uyum içinde çalışmasını sağlamak, verimliliği ve iş birliğini artıracaktır. İnsan kaynakları yönetimine ve çalışanların gelişimine yatırım yapmaya önem verin. Çalışanlarınızı teşvik edin, liderlik becerilerini geliştirmelerini destekleyin ve onlara güven verin. Gelecek nesillere daha iyi bir dünya bırakma sorumluluğunu taşıyın. Sürdürülebilirlik ve çevre dostu uygulamaları iş süreçlerine entegre edin. İşletmenizin çevresel etkilerini azaltmaya yönelik adımlar atın ve toplumun sosyal sorumluluklarına katkı sağlayın. Bu şekilde, uzun vadeli başarı ve toplumsal itibar elde edebilirsiniz. Müşteri memnuniyeti, işletmenizin başarısı için kritik öneme sahiptir. Müşterilerin ihtiyaçlarını anlamak, onlara değerli çözümler sunmak ve kaliteli hizmet sağlamak için çaba gösterin. Müşteri geri bildirimlerine önem verin ve sürekli olarak müşteri deneyimini iyileştirme odaklı çalışın. Sonuç olarak, oğullarım Serhat ve Serkut’a tavsiyem, geçmişten gelen değerleri korumaları, inovasyona odaklanmaları, ekip çalışmasını teşvik etmeleri, sürdürülebilirlik ve çevre duyarlılığına önem vermeleri, müşteri memnuniyetini öncelikli tutmalarıdır. Bu tavsiyeler, işletmemizin gelecek kuşaklara başarılı bir şekilde devam etmesini ve sürdürülebilir büyüme sağlamasını destekleyecektir.
Serhat Şekerci: Her şartta ve koşulda geçmişi anlamak ve saygı göstermek önemlidir. Başta şirketin kuruluşundan gelen değerleri ve deneyimleri anlamak, şirketin temel taşlarını korumak için önemlidir. Fakat günümüzde inovasyona odaklanmak ve değişime açık olmak gereklidir. Yenilikçi çözümler üretmek, teknolojik trendleri takip etmek ve müşteri ihtiyaçlarını karşılamak için sürekli olarak yeniliklere odaklanmak önemlidir. İş birliği, ekip çalışması ve değerlere bağlılık da başarıyı artıran önemli faktörlerdir. Güçlü bir ekip oluşturmak, farklı bakış açılarından faydalanmak ve şirketin değerlerine bağlı kalmak, uzun vadeli başarı için önemlidir. Öğrenmeye açık olmak ve sürekli gelişimi teşvik etmek de önereceğim tavsiyeler arasında yer alırdı.